TMO ne zaman alım yapacak 2024 ?

Sadik

New member
TMO Ne Zaman Alım Yapacak 2024? Geleceğin İzlerini Şimdiden Okumak

Arkadaşlar, şu TMO’nun alım takvimi meselesi var ya, bana kalırsa sadece çiftçilerin değil, hepimizin geleceğini etkileyen bir konu. Çünkü bu mesele sadece buğday, arpa ya da mısırla sınırlı değil; ekmek fiyatlarından toplumsal huzura, kırsal göçten ülke ekonomisinin yönüne kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor. Ben bugün sizlerle biraz beyin fırtınası yapmak istiyorum: 2024 alımları sadece bir tarih meselesi mi, yoksa Türkiye’nin tarım vizyonunun geleceğe dönük en kritik dönemeçlerinden biri mi?

Stratejik ve Analitik Bakış: Erkeklerin Perspektifi

Forumlarda sık gördüğüm şeylerden biri şu: erkek üyeler genellikle olaya rakamlar, bütçeler, rezervler ve piyasa dengeleri üzerinden bakıyor. Mesela, “TMO alımları erken başlarsa iç piyasada fiyatlar dengelenir, enflasyon kontrol altına alınır” diyenler çoğunlukta. Haklılar da; çünkü erken ya da geç alınacak bir karar, milyonlarca ton ürünü doğrudan etkiliyor.

Bir düşünün: dünya genelinde iklim krizinin etkisiyle üretim dengesizleşiyor, Hindistan pirinç ihracatını kısıyor, Ukrayna savaşı tahıl koridorunu daraltıyor. Bu tabloda Türkiye’nin TMO eliyle atacağı her adım, aslında sadece çiftçinin değil, marketten ekmeğini alan vatandaşın da geleceğini belirliyor. Stratejik bakan forumdaşlar şunu soruyor: “Acaba TMO’nun 2024 alımları erken açıklanıp çiftçiye güven verirse, bu yıl kırsalda üretim arzı artar mı?”

Diğer yandan, TMO’nun hangi ürünü hangi fiyattan alacağı da piyasanın nabzını tutuyor. Eğer alım fiyatı piyasa beklentilerinin altında kalırsa, çiftçi ürününü özel sektöre ya da ihracata kaydırıyor. Bu da devletin gıda güvenliği stratejisini sekteye uğratabiliyor. Stratejik düşünen erkek forumdaşlar diyor ki: “2024’te TMO sadece fiyat değil, aynı zamanda depolama ve lojistik yatırımlarını da açıklamalı. Yoksa alım tarihi tek başına çözüm olmayacak.”

Toplumsal ve İnsani Bakış: Kadınların Perspektifi

Kadın forumdaşların yazdıklarını takip ettiğimde ise çok daha insani, toplumsal odaklı bir bakış açısı görüyorum. Onlar diyor ki: “TMO alımları gecikirse sadece çiftçi değil, onun ailesi, köydeki çocuklar, hatta şehirdeki tüketici de etkileniyor.” Gerçekten de mesele sadece tarımsal denge değil, aynı zamanda sosyal denge.

Kırsalda yaşayan bir ailenin düşünün; TMO alımları zamanında yapılmazsa, ürününü elinde bekletmek zorunda kalıyor. Bu da aile bütçesini sıkıştırıyor. Okula gidecek çocuk masrafları karşılanamıyor, sağlık hizmetine erişim zorlaşıyor. Kadınların empatik bakışı burada devreye giriyor: “Acaba 2024’te TMO daha erken davranarak köylerdeki bu ekonomik baskıyı hafifletebilir mi?”

Bir başka mesele de göç. Kadın forumdaşların sıkça değindiği bir konu: “Eğer çiftçi ürününden para kazanamazsa, gençler köyü terk ediyor, şehirlere göç hızlanıyor. Bu da sosyal dokuyu zedeliyor.” Yani TMO’nun alım tarihi, sadece ekonomik değil, aynı zamanda kültürel bir mesele haline geliyor.

Geleceğin İzleri: TMO 2024 Alımlarının Olası Senaryoları

2024’te TMO’nun alım takvimi, aslında üç farklı senaryoya kapı aralayabilir:

1. Erken Alım Senaryosu Mart-Nisan gibi açıklanacak bir alım takvimi, çiftçiye güven verir, piyasalara istikrar mesajı taşır. Bu senaryoda üretim artabilir, çünkü çiftçi ne kazanacağını önceden bilir.

2. Geç Alım Senaryosu Eğer TMO beklerse, piyasada belirsizlik artar. Çiftçi ürününü özel sektöre satmak zorunda kalabilir. Bu da devletin gıda rezervlerinde boşluk yaratabilir.

3. Kademeli Alım Senaryosu Farklı bölgeler ve ürünler için farklı tarihlerde alımlar yapılır. Bu esneklik bazı bölgeleri rahatlatabilir ama koordinasyonu zorlaştırır.

Her senaryonun artısı eksisi var. Ama esas soru şu: TMO geleceğin tarımını bugünden nasıl planlıyor?

Küresel Perspektif: TMO’nun Kararı Dünya ile Ne Kadar Bağlantılı?

Unutmayalım, tarım artık sadece yerel bir mesele değil. Dünya piyasalarında tahıl fiyatları yükseldiğinde Türkiye otomatikman etkileniyor. Bu yüzden TMO’nun alım tarihi, aslında bir dış politika aracı bile olabilir. “Türkiye 2024’te erken alım yaparsa, acaba bölgesel bir tahıl merkezi olabilir mi?” sorusu bence tartışmaya değer.

Ayrıca iklim krizinin gölgesi büyüyor. Kuraklık, sel, don olayları derken üretim daha da kırılgan hale geliyor. Bu yüzden TMO’nun alım kararının sadece ekonomi değil, iklim uyum politikalarıyla da uyumlu olması şart.

Forumdaşlara Açık Sorular

– Sizce TMO 2024’te alımları erken açıklarsa, çiftçinin motivasyonu artar mı?

– Kadın forumdaşlara: Sizce TMO’nun alım politikası göçü gerçekten durdurabilir mi?

– Erkek forumdaşlara: TMO’nun alım tarihi kadar depolama kapasitesi ve lojistik yatırımları da önemli mi?

– Hepimize: Sizce TMO gelecekte sadece alım yapan bir kurum mu kalmalı, yoksa tarımda inovasyon ve sürdürülebilirlik politikalarının öncüsü mü olmalı?

Son Söz Yerine

TMO’nun 2024 alımları, aslında geleceğe dair çok şey söylüyor. Bir tarih açıklaması gibi görünen şey, köydeki bir ailenin umutları, şehirdeki tüketicinin ekmeği, ülkenin gıda güvenliği ve hatta küresel ticaretteki konumumuzla doğrudan bağlantılı. Bu yüzden tartışmaya değer, bu yüzden hepimizin fikri kıymetli.

Peki siz ne dersiniz forumdaşlar, TMO’nun 2024 alımları bir dönüm noktası olabilir mi?